Fikri Demirtaş
fikridt@hotmail.com
“Yöresel adı Gazelkuşu / Orman kartalı / Yılan kartalı denilen Atmacagiller familyasından göçmen yırtıcı bir kuştur. Kışı Afrika ve Akdeniz ülkelerinde yazı da Sibirya / Rusya bataklıklarında geçirir ve yavrular.”
Kışı Afrika savanalarında yazı da Rusya bataklıklarında geçirir ve yavrular. İlkbaharın diğer göçmen kuşlara beraber Hatay üzerinden ülkemize giriş yapıp Hekimhan istikametinden geçerek Rusya’ya giderler. Çok yüksekten uçtukları için gidişlerinde zor gözükürler. Gidiş istikametinde hiçbir yere konmazlar, dönüşte yavruları dinlensin diye sadece Hekimhan civarında bir gece konaklarlar.
Çok yüksekten uçtukları için gidişlerinde zor gözükürler. Gidiş istikametinde hiç bir yere konmazlar, dönüşte yavruları dinlensin diye sadece Hekimhan civarında bir gece konaklarlar.
Hekimhan ve çevresi güzün habercisi kanatlı konuklarını ağırlamaya başladı. Her yıl Ağustos ayının son haftası ( bir hafta – on gün) birer gece konaklayan yüzlerce Gazelkuşu.
22 – 23 Ağustos tarihini şaşırmayan, unutmayan bu canlar hoş gelmişler. Duygulanmamak elde değil.
Gazelkuşu dediğimiz göçmen kuşlar hiç tarihi şaşırmıyorlar. Buralar onların asıl yaşam bölgesine giderken güneş aşmak üzereyken, ceviz, kavak, söğüt gibi yüksek ağaçlarda bir gecelik konaklama yerleri, kanat açılımı bir metre dolayında, kartala benzeyen leş kuşları.
Eylül ayı sonbaharın başlangıcı. Hekimhan’da, gurbetçilerin yaşam yerlerine döndüğü, kış hazırlıklarının canhıraş devam ettiği sonbaharın başı. Eylül başlarında Hekimhan’dan geçen gazel kuşları adeta süsler Hekimhan semalarını. Yörede yaşayan insanlardan bazıları tüfeğini kırmasını alan yollara düşer, âdeta katliam için geceyi bekler gazel kuşlarının en yorgun anını gözleyerek kalleşçe basarlar tetiğe ve bununla övünürler.
İnsan hiç misafirlere kurşun sıkar mı? Hangi dinde, inançta törede var. Bu kanatlı canlara yazık oluyor…
Dinen eti helal olmayan bu yabani hayvan
Gazelkuşlarını vurup yiyenlerin anlattığına göre; Gazel kuşlarını kötü bir kokusu varmış. Kokuyu gidermek için soğan, sarımsak, domates ve biber yahnisi yapıp yerlermiş.
Yaban hayvanları doğanın bir parçası ve her bir yaban hayvanının doğada mutlaka bir işlevi var. O yaban hayvanını vurulduğunda mutlaka zincirin bir parçasını koparmış olunuyor. Doğanın işleyişi bozulmuş oluyor ve doğada bazı şeyler aksamaya başlıyor. Sadece eti yenmeyen değil, mümkünse hiçbir hayvanın vurulmaması gerekir.
Kuşları vurmayın uçarken, yuvalarında, tünedikleri yerlerde. Kuş dediğin göklerde uçmak için yaratılmıştır. Hürriyetin simgesidir.
Altın kafes istemez kuşlar, onlar Tanrının verdiği rızklarını doğada arayıp bularak doyarlar. Tıpkı onuruyla, edebiyle, haysiyetiyle yaşayan insanlar gibi.
Vatandaşlarda avcılardan bu tür kuş ve av hayvanı olmayan diğer hayvanları vurmamaları.
Yetkililerin bu göç günlerinde önlem almasını istiyorlar.
Av hayvanı olmayan hayvanların vurulduğunu görenlerin 177 nolu telefona ihbarda bulunmaları bir vatandaşlık görevidir. Ayrıca avlanması yasak olan yırtıcı kuşları vurmanın 7 bin 500 TL cezası var.
Hekimhan’ın hoşgörüsüne yakışmayan bu görüntüye son verilmeli ve bu kuşları vuranlar ağır cezalara çarptırılmalı. Tüm halkı ve yetkileri duyarlı olmaya çağırıyorum.
Çocuklara hayvanları, kuşları, ormanı, tarlaları, güneşi ve mavi gökyüzünü sevmeyi…
Hayvanların da hakkına, hukukuna saygı göstermeyi, yeryüzünün sadece insanların değil, tüm canlılara ait olduğunu erken öğretmek gerekir.
Hekimhan Kaymakamlığı, Belediyesi, Milli Eğitim Müdürlüğü, Sivil toplum kuruluşları ile işbirliğiyle Gazel kuşlarının ilçemizden geçerken konakladığı haftayı ” Gazel Kuşların Göçü” adı altında, kuş fotoğrafçıları için fotoğraf kampı, Kervansarayda Kuş fotoğrafları sergisi, şiir, masal dinletisi ( Eflatun Cem Güney)vb. güzel bir etkinlikle farkındalık yaratmak gerektiğini düşünüyorum.
Yeryüzü ve doğa canlılarla güzeldir. Her canlının özgürce yaşayacağı bir dünya özlemiyle…
Kuşları hâlâ vuruyorlar
Tanrı misafiridir
Uzak ülke düşüyle
geçip giden kuşlar
Gök yüzünde semah döner
Katar katar uçan kuşlar
Güzün hüzünlenir ağaçlar
Uzak yerlere giden göçmen kuşlara
Nefeslenirler ağaçlarda günlerce
yorgun dalların uğultusu
Nice kuşlar koynunda saklı özgürce
Kanat çırparlar uzaklara süzülünce
Onlar özgürlüğü imrendiriyor insanlara
Derin bir sessizliğin içinde
Kuşlar dinleniyor göç yollarında
Uçup gidecekler, alıp kanatlarına bulutları
Güzün habercisi göçmen kuşları
Alaca karanlıkta kurşun sesleri
Ağaç dallarında gazel yaprakları
Güz vurgunu kanayan kanatları
Kuşları vurmayın gökyüzü için
Kuş olup uçmak isterken
Yüreğimde yaraların en derini
Zurbahan, Yücekaya’da bir ağıt yankılanır.
Gazelkuşlarını vurmasınlar, ağlatmasınlar kuşları…
